Aslında bakıldığı zaman çok basit geliyor insana değil mi? Çekici görüntüler kullanmak, olumlu müşteri incelemeleri, arama motoru sıralamasında üst sıralarda yer alan, tüketiciler için optimize edilmiş açılış hızı çok yüksek olan, dönüşüm oranlarının çok yüksek olduğu bir e ticaret sitesi oluşturmak böyle bakıldığında çok basit gelebiliyor insana. Peki bu kadar basit ise insanlar neden yapamıyor? Neden her e ticaret sitesi bu kadar başarılı olamıyor?

Aslında isteyen herkes şu anda hazır bir tema kullanarak kendisi bir web sitesi oluşturabilir. Abi ki bu çok profesyonel olmayan bir site olur ama ne olursa olsun satış yapılabilir bir hale getirebilir.

Harekete geçirici mesajları ekranın en üst kısmına koyarak satış rakamlarını önemli derecede arttırabilirsiniz. Tek ihtiyacınız olan harekete geçirici parçaları doğru bir sıra ile kullanabilmektir.

Hedef kitlenizi onları bir şeyler satın almak için ürün sepetlerine doğru hızlı bir yolculuğa çıkarmalısınız. Her zaman onlara rehberlik edebilecek akıllıca tasarlanmış bir web siteniz olsun.

Tek ihtiyacınız olan burada bahsedeceğimiz 7 e-ticaret web sitesi ipuçları ve uygulamalarıdır.

• Kullanıcıların İlgisini Çekebilmek İçin Minimalizmi Kullanın

Web sitenizi tasarlarken minimalist bir tasarım anlayışı kullanmak daha geniş

bir kitleye hitap edilebilmesini sağlayacaktır. Bunun sebebi ziyaretçilerinizi satın almaya teşvik eden temiz, hızlı işleyen, gezinmesi kolay, hayal kırıklığı yaratmayan bir alışveriş deneyimi sağladığı içindir.

Sayfa yükleme hızınızı yavaşlatabilecek tüm öğeleri, tüm gereksiz sayfaları, açılır menüleri ve çalışmadıkları için arama yapan kişinin amacına uymayan tüm reklamları kaldırın.

Tüketiciler her zaman rahatlığı hatırlarlar, web sitenizin kullanımın basit ve akıcı bir şekilde olması gerekmektedir.

• Ziyaretçilerinize Satın Alma Yolculuğunda Onlara Rehberlik Edin.

Web sitenizin temel amacı, ziyaretçilerine açılış sayfasından satın alma anına kadar mümkün olan en kolay rotayı sağlamaktır.

Günümüzün UX tasarımcıları bu durumu biliyor; bu nedenle hemen hemen her başarılı e-ticaret mağazası, satın alma yapmak ya da hedefe yönelik eylemde bulunmak gibi ziyaretçileri konuma sorunsuz bir şekilde yönlendiren bir strateji benimsemiştir.

Bunu, harekete geçirici mesajınızı, tüketicilerin seçilen açılış sayfasına geldiklerinde hemen görebilecekleri ekranın üst kısmına koyarak başarabilirsiniz. Bir kez orada, her şey eriyen çikolata gibi akmalı ve deneyim de aynı derecede tatlı olmalıdır.

Bunun nasıl sağlanabileceği konusunda bazı ipuçları:

Arama Çubuğunuz: Kullanıcıların ihtiyaç duyduklarını hızlı bir şekilde bulmalarını ve tekrar görebilecekleri bir yere koymalarını sağlar.

Filtreleme: Kullanıcılar, arama terimleriyle ilgisi olmayan tüm ögeleri hariç tutabilir ve bunları istedikleri ürün ana sayfasına yerleştirebilir.

Ürün Kataloğu: Anında kategori ve ürün geçişini sağlar.

• Görsel Hiyerarşi Her Zaman Önce Gelmelidir

Görsel hiyerarşi, web sitenizdeki temel bilgi bloklarını vurgulamakla ilgilidir. Görselleri stratejik konumlara yerleştirerek ziyaretçinizin yolculuğunu kontrol edebilirsiniz.

Anlaşılması kolay bir görsel hiyerarşi ile basit bir yapı oluşturursanız, ziyaretçiler mağazanızda gezinirken herhangi bir sorun yaşamayacak ve istedikleri yere gitmek için nereye tıklayacaklarını rahatça görebileceklerdir.

Çoğu e-ticaret mağazası, kullanıcı dostu bir deneyim sağlamak için ana sayfalarında aşağıdaki öğelere sahiptir.

• Başlıkta kullanılan bir logo
• İyi konumlandırılmış bir arama çubuğu
• Kolayca görüntülenen iletişim bilgileri
• Ana içerik alanı
• Bir resim ya da slider

• Tutarlı Markalaşma Tutarlı Tüketiciler Yaratır

Çoğumuz tutarlılığı severiz. Güvenilir ve tanıdık olması içimizi rahatlatan unsurlardan biridir. Aynı şey hedef kitleniz ve markanız için de geçerlidir.

Son araştırmalar, insanların aşina oldukları bir markadan satın alma olasılıklarının altı kat daha fazla olduğunu gösteriyor. Burada küresel tanınmadan bahsetmiyoruz. Yani Apple ya da Nike düzeyinde olmanıza gerek yok. Ancak herhangi bir düzeyde başarılı olmak isterseniz marka tutarlılığına ihtiyacınız vardır.

Tutarlı bir marka oluşturmak, bir logo yaptığınızda başlar ve ardından hem web sitenize hem de ona trafik çekmek için kullandığınız pazarlama stratejilerine kadar uzanır. Marka bilinci oluşturmanın baştan sona eşleşmesi gerekir. Ancak bu süreç web siteniz ile başlar.

Sitenizin, markanızın kişiliğini ve sesini anında yansıtan net ve kesin bir marka stratejisine ihtiyacı vardır. Ziyaretçilerin sizi bir tanıdık gibi görebilmesi için web sitenizin duyurulması gerekmektedir.

• Görselleri Etkili Kullanın

Görseller, hızlı bir şekilde içeriğin en güçlü biçimi haline gelirler çünkü çabuk anlaşılırlar, anında ilişki kurabilirler ve onları yazılı kelimelerden çok daha uzun süre hatırlarız

Ancak etkileşimde bulunmaktan ve bilgi vermekten fazlasını yapabilirler. Ayrıca web sitenize bir akış ve bütünlük ekleyerek ziyaretçinizin yolculuğunu her sayfada keyif veren bir görsel şölen haline getirebilirler.

Ne sattığınız, ürünler, hizmetler, fikirler veya çözümler önemli değil; görselleriniz, şüpheyi ortadan kaldırdığı ve katılımı teşvik ettiği için izleyicilerin her ayrıntıyı görebilmesi için yeterince büyük ve net olmalıdır.

Her zaman sattığınız ürünün birkaç açısını, tercihen eylem halindeyken ekleyin. Bunu yaparak satışlarınızı arttırabilirsiniz.

• Pazarınıza Uygun Olduğunuzdan Emin Olun

Modern bir web sitesi duyarlı olmalıdır. Aksi takdirde, çevrimiçi görüntülemek ve satın almak için akıllı telefon kullanan dünya nüfusunun sayısı bu kadar olduğundan, olası ziyaretçilerinizin %50’sinden fazlasını kaybediyor olabilirsiniz.

E-ticaret sitenizin mobil cihazlar bir yana, her ekran boyutu için optimize edilmediğini varsayalım. Bu durumda metin ve arayüz öğeleriniz çok küçük ve kendi yerlerinde görünmeyecektir. Günümüzün müşterileri, web sitesinde gezinmeyi bırak, okumaya çalışmanın verdiği rahatsızlığı kabul etmeyecek ve hemen çıkma oranınız da önemi oranda artacaktır.

• Müşterilerinizin Markanızı Sizin Yerinize Satmasına İzin Verin

Kim bir ürünü satın almadan önce yorumları okumaz ki? Ayrıca, ürünlerinizi veya hizmetlerinizi öven geçmiş müşteri incelemelerinizden daha güçlü bir pazarlama stratejisi yoktur.

Tıpkı mobil uyumlu optimize edilmiş temalar gibi, çoğu e-ticaret teması da artık yerleşik olarak özelleştirilebilir referans blokları sağlıyor, böylece ana sayfanızda en çok ihtiyacınız olan yerde özel bir inceleme bölümüne sahip olabilirsiniz.

Sonuç olarak, gördüğünüz gibi e-ticaret mağazanızı mümkün olan en yüksek seviyede performans gösterecek şekilde oluşturmak çok basit. Tek yapmanız gereken yukarıda belirttiğimiz her adımı atmak ve bunları uygulamak, böylece e-ticaret hedefinize ulaşmanızda yardımcı olabilirler. Bunu yaptıktan sonra web siteniz geri kalan her şeyi halledecektir.

Bu ve bunun gibi faydalı içeriklere ilgi duyuyorsanız bizi Instagram, Facebook ya da web sitemizi ziyaret ederek bilgi alabilirsiniz.

Teknoloji dünyası çok hızlı bir şekilde gelişmekte ve giderek büyümektedir. Artık günlük hayatımızda olan her şeyi bir telefon yardımıyla kolayca halledebiliyoruz. Şöyle ki artık bir şey satın almak istediğimizde bile markete ya da mağazaya gitmek yerine bunu internetten halletmek daha kolayımıza geliyor. Hal böyle olunca işletmelerde bir şekilde internet ortamında var olarak satışlarını arttırmayı amaçlıyorlar. Ancak bu istek ile rekabette doğru orantılı olarak artmaktadır. Başarılı olabilmek için bazı çalışmalar yapıyorlar. Bu çalışmalara dijital pazarlama denmektedir. Peki dijital pazarlama nedir?

Dijital Pazarlama Nedir?

Dijital pazarlama, işletmelerin ürün ya da hizmetlerini müşterilerine ulaştırabilmek için dijital ortamlarda yaptıkları çalışmalara denmektedir. İnternet kullanımının çok artması dijital pazarlama kavramını hayatımıza sokmuştur. Dijital pazarlamanın içinde internet ulaşımı bulunan tüm ortamlar bulunmaktadır. İnternet, arama motoru, sosyal medya, mobil uygulama ve çok daha fazlası dijital pazarlamanın içerisinde yer almaktadır.

Dijital pazarlama, terim olarak 1990 yılında ortaya çıkmıştır ve 2021 yılı itibariyle aslında yaklaşık 31 yıllık bir geçmişe sahiptir ve pek çok otoriteye göre bu süre dijital pazarlama için çok kısa sayılmaktadır. Daha birçok yeni tekniğinin ortaya çıkması beklenen dijital pazarlama, ileride geleneksel pazarlamayı yok ederek insanların tamamen internet ortamından alışveriş yapabilecekleri bir hale getirmesi beklenmektedir.

Dijital Pazarlama Teknikleri Nelerdir?

Dijital pazarlamanın kendine özgü ve herkes tarafından uygulanabilecek birkaç tekniği vardır. Ancak her kişi ya da işletme bu tekniklerin hepsini kullanmak zorunda da değildir. Herkesin kendine özgü bir strateji geliştirmesi markası ya da kendisi için çok daha iyi olacaktır.

1.SEO (Arama Motoru Optimizasyonu)

Son yıllarda herkes tarafından kullanılmaya başlanan Seo kavramı, anahtar kelimler ile arama motorlarında daha iyi bir sıralamaya sahip olabilmek için site içi ve site dışı olarak yapılan çalışmalara verilen isimdir.

2.Google Adwords 

SEM (Arama Motoru Pazarlaması)

Dijital pazarlama denilince akla gelen ilk şey reklamdır. Arama motorlarına belirli bir anahtar kelime neticesinde reklam vererek istenilen marka bilinirliğine ulaşılmak amaçlanır.

Video Reklamları

Web siteniz için hazırlanan tanıtım videosu başka web sitelerinin reklam alanlarına yayınlanır ve filtreleme yöntemi ile ilgili kişilere gösterilir.

Alışveriş Reklamları

Daha çok e ticaret siteleri için kullanılan bu yöntem Google arama sonuçlarında bulunan alışveriş sekmesi ile kullanıcılara gösterilir.

3.Sosyal Medya Reklamları

Sosyal medya, şu anda insanlar arasında en popüler uygulamaların bulunduğu ortam. Ürün ya da hizmetinizin reklamını doğru bir hedef kitle belirledikten sonra bu uygulamalarda yapmak marka bilinirliğinizi arttırabilir.

4.İçerik Pazarlaması

İçerik üretimi, şu anda en etkili pazarlama yöntemlerinden biridir. İnsanların karşısına bir reklam ile çıkmak yerine onların ilgisini çekebilecek, ihtiyaçlarını giderebilecekleri bir bilgi ile çıkmak hem güven duygusunun oluşmasına katkıda bulunur, hem de Google yararlı içerik bulunduran siteleri daha öne çıkarmaktadır.

5.E-Mail Pazarlama

Günlük hayatta en çok kullanılan araçlarda birisi olan e postalar, çok eskiden beri dijital pazarlamada kullanılmaktadır. Hala çok etkili sonuçları bulunan e postalar, kaliteli bir içerik ve doğru bir hedef kitle belirlendiğinde çok etkili sonuçlar doğurabilmektedir.

6.Mobil Pazarlama

Bu yöntemde, ürün ya da hizmetler doğru bir hedef kitle aracılığıyla kullanıcılara ulaştırılır.

7.Influencer Marketing

Influencer marketing, normal internet reklamlarının yerine ürün ya da hizmeti dijital dünyada belirli bir kitleye hitap edebilen bir ünlü aracılığı ile tanıtmaktır. Sosyal medya fenomeni olarak adlandırılan bu kişiler kullanılarak yapılan bu reklam şekli son zamanlarda büyük markaların da çokça önem verdiği bir yöntemdir.

8.Yeniden Pazarlama (Remarketing)

Remarketing yöntemi, daha çok e ticaret siteleri için kullanılmaktadır. Buradaki amaç ziyaret edilen sitenden ayrıldıktan sonra başka bir sitede o sitenin reklamını yayınlayarak siteye geri dönemlerini sağlamaktır.

Sonuç olarak görmüş olduğunuz gibi dijital pazarlamanın en önemli silahı reklamlardır. Reklam olmadan doğal bir şekilde yükselmek mümkün değil mi peki? Tabi ki mümkün. Ancak reklamlar ile daha kısa süre sonuç alınabilirken reklamsız hem çok daha zor hem de uzun bir süreç gerektirmektedir.

Peki reklamı verdiğimizde tüm işlem sonlanıyor mu? Amacımıza ulaşabilir miyiz? Tabi ki hayır. Reklam verirken de doğru hedef kitleyi belirlemek çok önemlidir. Siz eğer ayakkabı aramasını yapan birisine beysbol sopası araması gösterirseniz bu hiçbir işe yaramayacaktır. Bu yüzden hedef kitle belirlenerek ona göre strateji oluşturulmalıdır. Reklam vermenin ardından da sitenizi sürekli güncel tutarak bir kullanıcı kitlesi oluşturmalısınız.

Bu ve bunun gibi faydalı içeriklere ilgi duyuyorsanız bizi Instagram, Facebook ya da web sitemizi ziyaret ederek bilgi alabilirsiniz.

Günümüzde hemen hemen herkes bir web sitesi açabilmektedir. Kodlama bilgisi ile daha profesyonel site yapanlar ya da çeşitli içerik yönetim sistemlerini kullanarak sadece işlerini görebilecekleri daha basit siteler çok kısa süreler içerisinde oluşturabiliyorlar. Hal böyle olunca internette aranılan bir şey hakkında binlerce hatta milyonlarca sonuç çıkabilmektedir. Bu sonuçlar arasından en verimli olabilecek siteyi seçmek de kullanıcılara kalmış bir durumdur.

Google bu sonuç sayfalarında sitelerin ilk sıradan son sıraya kadar sıralamasını yaparken bazı metrikleri dikkate almaktadır. Nu metriklerden birisi de Tıklama Oranı (CTR) kavramıdır.

Tıklama Oranı (CTR) Nedir?

Tıklama oranı, arama sonuç sayfasında o siteyi tıklayanların oranı ile, o sayfayı görüntüleyen kullanıcıların oranına verilen isimdir.

Tıklama oranının etkileyebilecek birçok faktör bulunmaktadır. Tıklama oranı ne kadar yüksek ise sonuç sayfasındaki sıralaması da o kadar yüksek olacaktır.

Bir sitenin tıklama oranı ilk 3 sırada değil ise %35-40 arası bir değer çok başarılı olarak görülmektedir. Sonuç sayfalarındaki ilk 3 sırada bulunan siteler ise tüm aramaların %75’inden daha fazla bir tıklama oranına sahip olabilmektedir. Hal böyle olunca bir sıra bile yükselebilmek tıklama oranını %30 oranında arttırabilmektedir.

Tıklama Oranı (CTR) Nasıl Arttırılabilir?

Tıklama oranını arttırabilmenin ilk yolu sitenin dikkat çekici, cazip ve içine girildiğinde kullanıcıya istediğini verebilecek bir şekilde görünmesini sağlamaktır.

Kullanıcıların arama yaptığında siteniz ile alakalı ilk gördükleri şey sayfa başlıkları ve altında bulunan meta açıklamalarıdır.

Sayfa Başlıkları

Sayfa başlığında konu ile alakalı anahtar kelimelere yer vermek ve kullanıcının dikkatini çekebilecek şekilde başlık oluşturmak çok önemlidir. Yapılan araştırmalar doğrultusunda sayfa başlıklarında kullanılan sayılar tıklama oranlarını arttırdığı kanıtlanmıştır.

Meta Açıklamaları

Meta açıklamaları, artık eskiden olduğu gibi sonuç sıralamasına etki etmemektedir. Bu yüzden herhangi bir anahtar kelime kullanımına da gerek yoktur. Bunun yerine daha çok insanların duygularını harekete geçirebilecek, onları siteye girebilmeleri için teşvik edebilecek kelimelere yer vermek daha önemlidir. Bunlar “Hemen Tıkla “, “Sakın Kaçırma “, “Şimdi İncele“ gibi harekete geçirici mesajları olabilir.

Rich Snippet

Tıklama oranını arttırabilmenin bir diğer yolu da rich snippet kullanmaktır. Şu anda kullanılmakta olan birden çok rich snippet türü bulunmaktadır. Bunlardan bazıları:

• Ürün Snippet

Daha çok e-ticaret sitelerinde kullanılan bu özellik kullanıcılara istedikleri ürün hakkında fiyatını, stok durumunu, kaç puan aldığı gibi ögeleri göstermektedir.

• Video Snippet

Özellikle son zamanlarda çok popüler hale gelmeye başlayan bu özellik ile kullanıcıya ilgili araması ile alakalı videoları ve videonun bölümlerini gösterebilmektedir.

• Yerel İşletme Snippet

İşletmeler için çok kullanışlı olan bu özellik ile işletmenizin çalışma saatleri, telefon numarası, web sitesi, yol tarifi gibi bilgileri paylaşabilirsiniz.

• Article (Makale) Snippet

Kullanıcılara aradıkları konu ile alakalı makaleleri öne çıkarır. Başlık, yazı ve görsel olmak üzere 3 öğeden oluşur.

Sonuç olarak tıklama oranını arttırabilmek için birçok taktik bulunmaktadır. Bu taktiklerde hangisi sizin için daha yararlı olur ya da hangisi sizin yükselme stratejiniz ile daha uyumlu seçerek siz de Google sıralamalarında daha yüksek sıralarda görüntülenme şansını yakalayabilirsiniz.

Bu ve bunun gibi faydalı içeriklere ilgi duyuyorsanız bizi Instagram, Facebook ya da web sitemizi ziyaret ederek bilgi alabilirsiniz.

WordPress ile Blog Sitesi Nasıl Kurulur?

Blog Nedir?

Blog, bir konu hakkında düşünceleri yazıya dökerek internet ortamına paylaşılan içeriklere verilen isimdir. Bu konu daha önce deneyimlenmiş bir şey hakkında olabilir ya da tamamen bir şeyin tanımı, bilgilendirici bir yazı da olabilir. Yasal sınırlar içerisinde kalmak şartıyla her türlü konuda bir blog yazısı yazmak mümkündür.

Blog yazıları ile kendi içinizde olan duygu ve düşünceleri insanlar ile paylaşarak onlarca hatta binlerce insan ulaşma şansınız bulunmaktadır.

Blog yazılarının konusu, içerisinde kullanılan kelimeler blog sitesinin büyümesi açısından çok önemlidir. Yazıda o konu ile alakalı olan anahtar kelimelere yer vermek yükselebilme açısından iyi bir hareket olacaktır.

Yazıların konusu kadar blog sitesini güncel tutmak da bir o kadar önemlidir. Düzenli bir şekilde içerik girildiğine blog sitesinin başarısı da yanı orantıda artış gösterecektir. Bu içerikleri girerken periyodik bir şekilde girmek de çok önemlidir. Çünkü Google belirli aralıklar ile sitenize gelerek index yapmaktadır. Ne kadar düzenli içerik girerseniz Google botları da sitenize o kadar sık gelecektir.

WordPress Nedir?

Bir internet sitesi kurabilmek için çok fazla olmasa da iyi bir seviyede kod bilgisine ihtiyaç duyulmaktadır. WordPress hiçbir kod bilgisi gerektirmeden internet sitesi kurabileceğiniz açık kaynaklı bir içerik yönetim sistemidir.

Site açmak için yüzlerce içerik yönetim sistemi bulunmaktadır. Bunlardan en çok bilinen ve kullanılanı WordPress sistemidir. Şu anda internette bulunan internet sitelerinin 3’te 1’i WordPress altyapısına sahip sitelerden oluşmaktadır. Bu kadar çok kullanılması WordPress’ in ne kadar iyi bir şekilde çalıştığını kanıtlamaktadır.

Blog Açmadan Önce Bilinmesi Gerekenler

WordPress blog sitesi kurmadan önce bazı terimlerin bilinmesi gerekmektedir. Bunlar:

1. Domain(Alan Adı): Alan adı, ziyaretçilerin sitenize ulaşmak için kullandıkları adreslere verilen isimdir. www ile başlayıp genellikle .com, .com.tr, .net, .org gibi uzantılar ile sonlanmaktadır. Alan adı hakkında daha detaylı bilgi için ”Domain Nedir? ” adlı yazımız okuyarak detaylı bilgiye ulaşabilirsiniz.

2.  Hosting(Sunucu) Hizmeti: Hosting, sitenizin tüm dosyalarının tutulduğu ve 7/24 aktif bir şekilde çalışan ve hizmet odaklı üretilmiş olan bilgisayarlara verilen isimdir. Sadece WordPress ile değil özel yazılım ile oluşturulan siteleriniz için de hızlı ve kapasitesi yüksek bir Hosting hizmetine ihtiyaç vardır. Hosting hakkında daha detaylı bilgiye ulaşmak için ”Hosting Nedir?” adlı yazımızı okuyabilirsiniz.

Bu temel özellikleri öğrendikten sonra blog nasıl açılır konumuza geçiş yapabiliriz.

WordPress İle Blog Açmak

Öncelikle siteniz için bir isim bulmalısınız. Uygun ismi bulduktan sonra WordPress’ e giriş yapın ve önünüze çıkan gerekli alanları doldurun. Blog adresi yazan kısma seçtiğiniz ismi yazın ve sayfanın en altında bulunan Blog Oluştur kısmına tıklayın.

Ardından karşınıza çıkan Blogunuzu Kurun alanındaki boşlukları istenen bilgiler ile doldurun. Buradaki bilgileri daha sonra istediğiniz bir şekilde değiştirebilirsiniz.

Bir sonraki adımda bloğunuz için tema seçimi ekranına yönlendirileceksiniz. Blog sitesi teması basit, sade ve kullanıcılara ne istediklerini kolayca verebilecek şekilde kullanıcı odaklı bir tema olmalıdır. Daha sonra sosyal medya hesaplarınızı girebileceğiniz bir ekrana ulaşmış olacaksınız. Burada eğer var ise Instagram, Facebook, Twitter gibi sosyal medya hesaplarınızı girerek daha fazla görüntülenme alabilirsiniz. Bu adımı da tamamladıktan sonra ilk yazınızı girebileceğiniz bir aşamaya geleceksiniz. Bu adımı atlayarak daha sonra bir yazı girişi yapabilirsiniz. Sonraki ve son adımda artık WordPress ‘ e kayıt olduğunuz mail adresine bir doğrulama kodu gönderilecek ve o kod ile onaylama yaptıktan sonra artık blog sitenizi özelleştirmeye ve içerik girmeye başlayabilirsiniz.

Eğer siz de bir blog sitesine sahip olmak istiyorsanız ve çok fazla kod bilgisine sahip değilseniz WordPress gibi içerik yönetim sitemlerini kullanarak kolayca bir blog sitesi kurulumu yapabilirsiniz.

Bu ve bunun gibi faydalı içeriklere ilgi duyuyorsanız bizi Instagram, Facebook ya da web sitemizi ziyaret ederek bilgi alabilirsiniz.

Windows 11 SE Tanıtıldı

Windows 11 geçtiğimiz aylarda Microsoft tarafından tanıtımı yapılmıştı. Tanıtıldığı günden beri gerek içerdiği sorunlar gerekse de sistem gereksinimlerinin yüksek olması nedeniyle birçok eleştiri almıştı. Tamamen yeni bir tasarım ile karşımız çıkan Windows 11, kimileri tarafından çok beğenilirken kimi insanlar da eski sürümlerin daha güzel olduğunu vurgulamaktadır.

Windows 11’ in tanıtımdan henüz çok kısa bir süre geçmesine rağmen Microsoft tarafından Windows 11 SE tanıtıldı. Bu işletim sistemi tasarım anlamında Windows 11 ile çok benzer ögeler içermektedir. Windows 11 School Edition adı ile duyurulan bu sürüm Microsoft’un okullar için özel olarak tasarladığı ve daha düşük özellikteki cihazlar için geliştirilen bir işletim sistemidir.

Hedef Kitlesi Öğrenciler

Ana hedef kitlesi öğrenciler olduğundan içinde de yine öğrencilere özel özellikler barındırmaktadır. Normalde ücretli bir şekilde satın alınması gereken 365 uygulamaları bu işletim sisteminde yüklü olarak gelmektedir. Ayrıca uzaktan eğitimin arttığı bu dönemde öğrenci ve öğretmenlerin ders yapabilecekleri Zoom gibi üçüncü parti uygulamalarını da desteklemektedir.

Daha Sade Tasarım

Windows 11 SE’nin öğrenciler için bir diğer özelliği de dikkat dağıtmaması amacıyla daha sade bir tasarıma sahip olmasıdır. Mesela Windows 11’de bulunan Widget’lar bu işletim sisteminde yer almamaktadır. Ayrıca herhangi bir projeyi kaydetmeyi unutmaya karşın Windows 11 SE tüm çalışmaları ve belgeleri otomatik olarak OneDrive hesabına yedeklemektedir.

Windows 11 SE, düşük özellikli bilgisayarlar için tasarlandığından dolayı bazı bilgisayar üreticileri de Windows 11 SE için özel bilgisayarlar üretmeye başladığı bilgisi paylaşılanlar arasında.

Microsoft Bir de Bilgisayar Yaptı

Microsoft, Windows 11 SE ile Windows Surface adından bir dizüstü bilgisayar da tanıttı. İçinde Windows 11 SE ile gelen bu bilgisayar 249 dolar etiketi ile oldukça uygun bir fiyattan piyasaya giriş yapmış oldu.

Bu ve bunun gibi faydalı içeriklere ilgi duyuyorsanız bizi Instagram, Facebook ya da web sitemizi ziyaret ederek bilgi alabilirsiniz.

UI ve UX Nedir?

İnternet kullanımın çok artması ile yeni çağa ayak uydurabilecek yeni meslek türleri de ortaya çıkmaya başlamıştır. Bunlardan ikisi ve genellikle beraber şekilde anılmakta olan UI (User Interface) ve UX (User Experience) kavramlarıdır. Bu iki kavram aslında birbirini tamamlayan iki farklı meslektir. İnternette farklı türde içerikler yayınlanmaya başladığından, çok farklı tasarım trendleri ortaya çıkmasından ve rekabetin çok artması ile bu gibi meslekler de çok fazla önem kazanmaya başlamıştır.

UI Nedir?

UI, ismini User Interface (Kullanıcı Arayüzü) kelimelerinin baş harflerinden almaktadır. İsminden de anlaşılacağı üzere daha çok kullanıcıların gördükleri kısmını yapmaktadır. Bu çalışmalar genellikle görsel ağırlıklı olmaktadır. Kısacası UI denildiğinde aklımıza gelen ilk şey site içerisinde yapılan ve daha iyi bir deneyim için tasarımlar yapılan meslektir. UI daha çok web sitesinin front end denen son kullanıcıya hitap edecek olan ve göz ile görülen kısmını oluşturur.

UX Nedir?

UX, ismini User Experience (Kullanıcı Deneyimi) kelimelerin baş harflerinden almaktadır. UX, bir web sitesinin kullanıcıların nasıl daha iyi bir deneyim yaşatabilmek için çalışmalar yapmaktadır. UI tasarımı yapar ve siteye koyar. UX ise o tasarımın daha etkili olabilmesi için bazı stratejiler geliştirir ve uygular. UX daha arka planda çalışır ve gözle görülmez ancak en az UX kadar önemli bir işi vardır. Bu yüzden bu iki farklı kavram birbirinden ayrı tutulamaz.

Yukarıdaki resimden de anlaşılacağı üzere UI tasarımcısı ketçabın hangi kapta daha güzel görünür bununla ilgilenir. UX tasarımcısı ise o ketçabın daha rahat nasıl akacağını hesaplayarak daha iyi bir kullanıcı deneyimi yaşatmaya çalışmaktadır.

Sonuç olarak, UI ve UX birbirinden çok farklı iki kavram değildir. İkisi de farklı işler yapmakta olsalar da birbirini tamamlayan iki farklı iştir. UI olmadan UX, UX olmadan da UI düşünülmemelidir. Böyle bir durumda web sitesinin istenen başarıya ulaşması çok zor olmaktadır.

Bu ve bunun gibi faydalı içeriklere ilgi duyuyorsanız bizi Instagram, Facebook ya da web sitemizi ziyaret ederek bilgi alabilirsiniz.